BATTÂNÎ (859-929) (Dünyanin en meshûr 20 astronomundan biri ve trigonometrinin mûcidi)
BATTÂNÎ KIMDIR
MATEMATIKTEKI HIZMETLERI
BATI MATEMATIGI MÜSLÜMANLARDAN ÖGRENDI
SINÜS VE KOSINÜS TABIRLERINI ILK KULLANAN BILGIN
ASTRONOMIDEKI HIZMETLERI
WILL DURANT DIYORKI
ESERLERI
Onuncu , yüuzyilda, bir bilgin:
"Beser, ALLAH´in birligini isbata, O´nun emsalsiz büyüklügünü, yüce hikmetini,
muazzam kudretini ve eserinin mükemmeliyetini anlamaya yildizlar ilmi
sâyesinde muvaffak olur." diyordu.
Bu sözler en büyük Islâm astronomlarindan sayilan ve Laland´in ifadesiyle
dünyanin 20 meshûr astronomundan birisi olan Battânî´ye aitti.
Battânî bu sözleri söylemekte haksiz degildi. Kurân "Göge bakmazlarmi?"(88/16)
buyuruyordu. ALLAH Resûlü de: "ALLAH sonsuz ilim ve kudretiyle gök ve yerleri
yaratmistir, karanlik ile isik, O´nun varligini hatirlatir, O´nun ilmi gök ve
yeri kusatmistir." diyordu.
Evet, yerin ve gökyüzündeki yildizlarin dönme ve hareketleri ALLAH´in varlik
ve birliginin apacik bir deliliydi. Müslümanlarin astronomiye díní bir mânâyla
egilmelerindeki sir buydu. Battânî de bu sözleriyle ayni gercegi ifade etmeye
calisiyordu.
Batiya ögretmenlik yapan, Bati tarafindan kendisine serefli bir mevki ayrilan
ortacag Avrupa´sinda ALBATEGNIUS veya ALBATEGNI adiyla söhret bulan Battânî,
858 yilinda Harran´da dogdu. Firta nehrinin sol sahilinde bulunan Rakka´da
oturdu. 877 yilindan itibaren kendini astronomil calismalara verdi. Astronomi
ve matematik sahasinda büyük hizmetleri oldu. Gayret dolu ömrü 929 yilinda
Samarra sehri civarinda Kasralcis´ta tamamlandi.
Paris Islâm Enstitüsü eski professörlerinden Jacques Risler´e göre yeni
trigonometrinin gercek mûcidi Battânî´dir.
Bati´ya trigonometriyi o ögretmistir. Bati´da bu konuya ait ilk bilgiler
ona aittir. Trigonometrikbaglantilari bugün kullanilan sekliyle
formüllestiren odur. Onun sayesinde trigonometri Bati´lilarin anlayip
kullanabilecegi bir sekle girmis ve yayginlasmistir.
Bugün hâlâ bizim cebirimizin cehresi bir denklemin bilinmeyenini belirten
(X) seklinde bir "Müslüman isareti" tasir. Alfabetik siraya karsi mevcût
egilim ile ikinci bilinmeyeni ifade icin (Y) ve ücüncü bilinmeyeni ifade
icin de (Z) nin kendisine eklenmis bulundugu bu "isaret", bize bir maskenin
altinda sokulmustur. Bu söyledigimizin Arapca ile bir uygunluk kurmasi
istenirse, Arap Alfabesinde (X) harfi bulunmadigindan, bu mümkün degildir.
Halbuki isin esasi söyledir:
Matamatikte aranan isimdiz bilinmeyene, Müslümanlar "sey", kisaltilmasi
olarak da "s/§" adini vermislerdi. "S/§" sessiz harfini ise Ispanyolca´da
(X) isareti karsilar. Onun icin bugün hâlâ hepimiz en gec yedinci ders
yilimizda Müslümanlarin "sey"´ini, seykil degistirdigi Ispanyolca ile
ögreniyoruz.
Müslümanlar, gercek mânâsiyla, Yunanlilarda bulunmayan bir saha olan düz
ve küresel trigonometrinin de kurucularidir. Onlarin bu sahadaki son derece
verimli gelismelerine Meneldos´un(1.yüzyil) "tansversal teorisi" sebeb oldu.
Bu teorinin yerine Müslümanlar, sinüs ve tanjant kaideleriyle, trigonometrinin
temel formlarini getirdiler. Böylece astronomi ve gemicilik ile arazî
ölcümünde, fevkalade önemli bulunan büyük bir kesifte bulundular.
Avrupali bilginler kadar hemsehrilerinin de takdîr ettigi Battânî´nin büyük
eserinin "De Motu" veyo "De Scientia Stellarum" ismiyle yapilan tercümeleri
sayesinde; "Sinüs" kelimesi, bütün milletlerin matematiklerine girdi.
Sinüs de kiyafet degistirmis bir kelimedir. Sinüs Araplarin cebi, cikintili
veya kavisli bir kisim ifade icin kullandiklari "ceyb" kelimesinin Latince
tercümesidir. Müslümanlar tam küresel kare kenarlarinin kirisleri yerine
küresel ücgenin kenar ve acilarini kullandilar. Kosinüs, tanjant ve
kotanjantlarin fonksiyonlarini koydular. Iran dogumlu Ebû-l Vefâ(940-998)
Battânî´nin eserini, hatiri sayilir derecede gelistirerek kendisine
virgülden sonra ücüncü haneye kadar hesaplama imkânini veren sinüs
cetvellerinin yeni hesaplama metodlarini buldu. Avrupalilarin ancak asirlar
sonra tirmanarak asabildigi, Ebû-l Vefâ´nin ulastigi bu yüksek seviyeyi
Hülagû´nun Mâliye Bakani Iran dogumlu Nasîrüddin Tûsî(1201-1274) daha da
gelistirdi.
M.Charles, "Geometrinde Metodlarin Tarihî Görünümü" adli eserinde,
Battânî´den söz ederken, onun sinüs ve kosinüs tabirlerini ilk kullanan
kisi oldugunu ifade eder ve bu tabirleri günes saati hesaplamasinda
buldugunu, ona uzayan gölge adini verdigini, buna modern geometride
"tanjant" dendigini belirtir.
Battânî´nin senelerce önce ileri atip kullandigi buluslari Bati asirlarca
sonra kullanabilmis ve onlara sâhip cikmistir. Islâm Tarihi Arastiricilarindan
Prof. Philip K. Hitti "Muhtasar Arap Tarihi" eserinde sunlari kaydeder:
"Süphesiz matematik bilginleri tanjant hakkinda Battânî´den ancak bes
asir sonra bilgi sâhibi olabildiler.(Alman astronom ve matematikcisi)
Regiomantanus (1436-1476)bununla müserref oldugu halde ondan bir asir
sonra yasayan Kopernik (Copernicus,1473-1543) bunu tanimiyordu."
Avrupalilarin astronomi cetvellerini hesaplamak söyle dursun,
Müslümanlarinkine es rasatlar yapamadiklari, Battânî, "Sâbiî Cetvelleri"
adiyla söhret bulan yildiz kataloglarini hazirladi. Avrupalilar Kopernik
devrine kadar bu cetvelleri kullandi. Sâbiî Cetveli yildizlarin
hareketlerini Batlamyus(Ptolemaios, 85-165)´den daha dogru olarak tesbit
ediyordu.
Battânî, Batlamyus´un bircok yanlislarini düzeltti. Ay ve bazi gezegenlerin
yörüngelerinin hesaplanmasinda bir kisim düzeltmeler yapti.
Günes tutulmasinin halka seklinde olabilecegini isbat etti.
Ortacag ve Rönesansin hayran kaldigi meshûr bilgin Battânî, yörünge ve
yildiz yili adi verilen farkli uzunluklara ait Sâbit bin Kurrâ´nin(?-901)
elde ettigi neticeleri dogru hesaplamalarla tamamladi. Dünyanin günes
etrafindaki dönmesini iki ayri metodla ölctü. Hârizmî (780-850) nin yeni
ayin görülmesi, günes ve ay tutulmalari isiginda düzeltti.
Battânî günes yilini bugünkü hesaplamalara cok yakin olarak saadece 24 saniye
fazlalikla hesaplamayi bile basardi. Ekliptik meyli daha dogru olarak hesapladi.
Bir yerin genisligini belirtmek icin yeni metodlar buldu.
Will Durant, "Iman Cagi" adli eserinde Battânî hakkinda sunlari söyler:
"Müslüman asrtonomlar tam ilmî anlayis icerisinde calisiyorlardi. Deneyle
kesinlesmeyen hicbir seyi kabul etmezlerdi. Onlardan biri olan Ebû-l Fergânî´nin
yazdigi astronomi kitabi yedi asir boyunca Avrupa ve Asya´da temel kitap olarak
kabul edilirken Battânî ondan da fazla tanindi.Kirkbir yil müddetle yaptigi
astronomik gözlemler sümul ve dakiklik bakimindan kusursuzdur. Bugünkü hesaplara
dikkati cekecek kadar yaklasan astronomik rakamlar blmustur."
1. Kitâbü Mârifet-il Metâli-il Bürûc fî mâ beyne erbe-il felek:
On iki burcun gök küresinin dörtte birindeki dogus yerlerinin bilinmesi:
Ay´in tutulmasi, ay ve yildizlarin dogus yerlerinden bahseder. Dunthorn 1794´te
ayin asirlik hizini hesaplarken Battânî´nin ay ve günes tutulmalariyla ilgili
rasatlarindan oldukca faydalanmistir.
Boylamlari 0° den 36° ye kadar kiymetlerine tekabül eden yildizlarin dohus
yerlerini gösteren bir katalogdur. Böylece bir cetveli ilk defa ilim dünyasina
kazandiran Battânî olmustur. Daha önce yapilan Habas el-Hasîb adli ziycde
(yildiz katalogu) böyle bir cetvel bulunmamaktadir.
2. Risâletünfî tahkîk-i akdâr-il ittisâlât:
Yildizlarin Yanyana gelme ölcülerinin arastirilmasi hakkindaki kitapcik:
Yildizlarin enlemlerinden faydalanarak isiklarini göndermelerini küresel
trigonometriden faydalanarak izâh etmektedir.
3. Serh-ul Makâlât-il erbai li-Batlamyus:
Batlamyus´un "Dört Kitap" adli eserinin aciklamasi.
4. Ez-Zîyc:
Astronomiden bahsetmektedir.. Battânî´nin en önemli ve günümüze kadar gelebilen
tek kitabidir. Eser Battânî´nin rasatlarindan elde ettigi neticeleri de icine
almaktadir. Bu eser yalniz Islâm dünyasinda degil Ortacagda ve Rönesansin ilk
devrelerinde Avrupa küresel trigonometri üzerinde derin tesirler icra etmistir.
Kitap Kral X.Alfons(öl.1284) tarafindan Arapcadan Ispanyolca´ya tercüme
ettirilmistir. 1143 yilinda Ispanya´da Robertus Retinensis tarafindantercüme
edilmis ise de günümüze kadar gelemeden kaybolmustur. Ayrica kitap 12.yüzyilin
ilk yarisinda Tivoli´li Piato Tiburtinus tarafindan Latinceye cevrilmistir.
Ayrica Regiomantanus(1436-1476), Sabiî Cetvelleri adiyla söhret bulan bu
ziycleri astronomiye ait önsözüyle bir serhini Latince´ye cevirmistir. Önsöz
1537´de Fergânî(?-860) nin eseriyle birlikte Nürnberg´de basilarak Avrupa ilim
dünyasina sunulmustur. 1645´te de Bolonya´da tek eser hâlinde "Johannes
Regiomontanus"´un bir kac ilavesiyle "Albategnius (Battânî)´un Astronomi ilmine
dair Eseri" adi altinda latince bir baslikla yayinlanmistir.
Kopernik(1473-1543)de bu Islâm âliminin eserleriyle etraflica ilgilenmis ve
cok istifadeler etmistir. Onun eserleri 1800 yilinda bile Kahire´li Ibni Yunus
(?-1009)´un eserleriyle birlikte Fransiz Laplace(1749-1827)´in incelemelerinde
yardimci olmustur. Bu Ziyc Dogu´da Ilhânî Ziyc cikincaya kadar kullanilmistir.
Battânî´nin astronomideki hizmetlerini yadetmek isteyen Bati, Ay´a onun da
ismini verdi. Ay haritalarinda ,Bati´da Albategnius olarak söhret buldugundan,
Albategnius olarak kaydedilmistir.
|